Türkiye'nin güvenlik gündemi, 2023 yılında daha önce hiç olmadığı kadar kritik bir dönemeçten geçiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK), "Terörsüz Türkiye" hedefini belirleyerek, ülkenin güvenlik ve savunma politikalarında köklü değişikliklerin sinyallerini verdi. Bu önemli toplantıda alınan kararlar, sadece iç güvenlik değil, bölgesel istikrar açısından da büyük bir öneme sahip. Ancak "Terörsüz Türkiye" hedefinin nasıl gerçekleştirileceği ve bu bağlamda hangi stratejilerin uygulanacağı merak ediliyor.
MGK toplantısında terörle mücadelenin yanı sıra, uluslararası ilişkiler, iç güvenlik, ekonomik istikrar ve sınır güvenliği gibi birçok kritik konu masaya yatırıldı. Özellikle son dönemde artan terör saldırları ve bölgesel istikrarsızlık, güvenlik politikalarının yeniden gözden geçirilmesini zorunlu hale getirdi. MGK, terörün finansmanı, insan kaynakları ve ideolojik alt yapısı konusundaki mücadeleyi derinleştirerek, tüm devlet kurumlarının işbirliği içinde hareket etmesini teşvik etmeyi hedefliyor.
Toplantıda belirlenen esaslardan biri, özellikle PKK ve onun uzantıları ile mücadelede yeni yöntemlerin devreye alınmasıdır. Türkiye'nin terörle mücadelesinde geçmişte izlenilen yolla yenilikçi yaklaşımlar arasında köklü bir fark açılması gerektiği vurgulandı. Terörizmin önlenmesi, derinlemesine analizler ve istihbarat paylaşımı ile daha etkili hale getirilecek. Bu bağlamda, yurtiçindeki güvenlik güçlerinin kapasitesinin artırılması ve teknoloji odaklı çözümlerin entegrasyonu da gündeme geldi.
Ayrıca, MGK toplantısında, terörle mücadelenin sadece askeri bir eylem olarak değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda da sürdürülmesi gerektiği vurgulandı. Bu bağlamda, terörün nedenleriyle mücadele etmek için eğitim, sosyal hizmetler ve istihdam imkanlarının artırılması önem kazanıyor. Ailelerin psikososyal destek alması, gençlerin terör örgütlerine katılımını engellemek açısından önemli bir stratejik hedef olarak belirlendi.
Sonuç olarak, MGK'nın "Terörsüz Türkiye" vizyonu, yalnızca bir hedef değil, aynı zamanda bir devlet stratejisi olarak ön plana çıkıyor. Bu hedefe ulaşabilmek için tüm devlet kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının ve bireylerin ortak bir mücadele vermesi gerekecek. Sağlam bir güvenlik politikası oluşturmak için tüm paydaşların bilinçli bir şekilde hareket etmesi şart. Önümüzdeki dönemde "Terörsüz Türkiye" hedefine ulaşmak için gereken adımların atılması, gelecekte daha huzurlu ve güvenli bir Türkiye'nin kapılarını aralayacak gibi görünüyor.
