Son yıllarda eğitim sisteminde yaşanan değişimler ve özel okullara olan talebin artması, özel okul fiyatlarının hızla yükselmesine neden oldu. 2023 yılında, Türkiye'deki birçok özel okulun yıllık eğitim ücretleri, bazı lüks araçların fiyatlarıyla rekabet eder hale geldi. Bu durum, ebeveynler arasında bir tartışma konusu olmasının yanı sıra, eğitim hakkı ve ekonomik eşitlik üzerine sorgulamalara da yol açtı.
Özel okul fiyatları, son beş yılda ortalama %50 oranında bir artış gösterdi. 2023 itibarıyla bazı özel okulların yıllık eğitim ücretleri 100.000 TL'yi aşarken, bazıları sadece kurumsal eğitim sunmakla kalmayıp, dünya standartlarında bir eğitim deneyimi vaat ediyor. Ancak bu durum, ekonomik açıdan birçok aile için ciddi bir yük haline geldi. Aileler, çocuklarının eğitimine yönelik bu kadar yüksek harcamalar yapmak durumunda kalırken, bir yandan da günlük yaşam giderlerini dengelemeye çalışıyorlar.
Özel okullar, yüksek fiyatlandırmaları ile dikkat çekiyor olsa da, ebeveynler genellikle eğitim kalitesini, sosyal olanakları ve okulun sağladığı bireysel destek hizmetlerini de göz önünde bulunduruyor. Eğitim kurumları, sunduğu olanaklarla velilerin ilgisini çekmeye çalışırken, eğitim sisteminde yaşanan olumsuzluklar da özel okullara olan talebi artırıyor. Birçok ebeveyn, devlet okullarındaki kalabalık sınıf ortamlarından, öğretmen başarılarını ve eğitim programlarını daha iyi bulduğu özel okullara yönelmeyi tercih ediyor.
İkinci el araç fiyatlarının da son dönemlerdeki artışı, özel okul fiyatları ile karşılaştırıldığında dikkat çekici bir tablo oluşturuyor. Bazı özel okullardaki yıllık öğrenim ücretlerinin, üst segment ikinci el araç fiyatları ile benzer seviyelere gelmesi, ailelerin yaşadığı ikilemi daha da derinleştiriyor. İşte bu noktada ebeveynler, eğitim ihtiyaçlarını karşılarken, mali durumlarını göz önünde bulundurarak karar vermek zorunda kalıyor. Çocuklarının iyi bir eğitim almasını isteyen aileler, yüksek fiyatlara rağmen iyi bir okulu tercih etme isteği içerisindeler, ancak her kesimden aileler için bu durum her zaman mümkün olmuyor.
Böyle bir ekonomik durumda, devletin de özel okullara yönelik düzenlemeler yapması bekleniyor. Özellikle özel okulların denetimi ve fiyat politikalarının belirlenmesinde daha şeffaf bir yaklaşım sergilemesi, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamaya yönelik önemli bir adım olacaktır. Ayrıca, devlet okullarının kalitesinin artırılmasına yönelik yapılacak yatırımlar, ailelerin eğitim tercihlerinde denge sağlamasına yardımcı olabilir. Özel okul fiyatlarının artışı, eğitimdeki eşitsizliği artırırken, sosyal adalet anlayışını da sorgulatıyor.
Tüm bu gelişmeler ışığında ailelerin eğitim harcamalarını etkili bir şekilde yönetmelerine yardımcı olacak stratejilerin geliştirilmesi önem arz ediyor. Eğitim, herkesin hakkı olmalı ve çocukların ihtiyaç duyduğu nitelikli eğitim imkanlarına ulaşmaları sağlanmalıdır. Eğitimde fırsat eşitliği, sadece ekonomik düzeyle değil, aynı zamanda toplumun genel ilerlemesi ve geleceği açısından büyük bir önem taşımaktadır.
