İstanbul, Türkiye'nin en kalabalık şehri olarak her zaman deprem riski altında. Dün, Silivri ilçesinde meydana gelen depremlerle birlikte bu risk bir kez daha gün yüzüne çıktı. Deprem, Marmara bölgesindeki aktif fay hatlarının bir kez daha hareketlendiğini gösterirken, ünlü deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, önemli açıklamalarda bulundu. Silivri’nin tarihsel olarak deprem açısından hassas bir nokta olduğunu vurgulayan Görür, vatandaşları olası bir deprem konusunda dikkatli olmaları yönünde uyardı. Bu bağlamda, Silivri'de yaşanan depremin ardından yapılan değerlendirmeler ve alınması gereken önlemler üzerinde durmak son derece önemli.
Dün akşam saatlerinde Silivri merkezli başlayan sarsıntılar, bölge sakinlerini tedirgin etti. İlk olarak 4.0 büyüklüğünde gerçekleşen bu deprem, kısa süre içinde artçı sarsıntılarla takip edildi. Sırasıyla 3.5 ve 3.0 büyüklüğündeki diğer depremler, bölgedeki bina ve altyapıların dayanıklılığı üzerine tekrar tartışmalara yol açtı. Silivri, geçmişte de birçok kez depremlerle sarsıldı fakat son gelişmeler, bölgenin jeolojik yapılandırmasının nasıl bir tehdit oluşturduğunu bir kez daha gündeme taşıdı.
Prof. Dr. Naci Görür, Silivri'nin bulunduğu Marmara Bölgesi’nin oldukça aktif bir fay hattı üzerinde yer aldığını belirtti. Bu durum, geçmişte meydana gelen büyük depremlerle beraber, olası sarsıntılar için hazırlıklı olmak gerektiğini ifade ediyor. Görür, “Silivri ve çevresinde meydana gelen sarsıntılar, büyük bir depremin öncü sarsıntıları olabilir” şeklinde açıklamalarda bulundu. Uzman, ayrıca vatandaşlara depreme hazırlık yapmaları ve güvenli alanları belirlemeleri gerektiği konusunda da sık sık hatırlatmalarda bulundu.
Silivri'de yaşanan her deprem sonrasında, afet ve acil durum müdahalesi için yapılan hazırlıkların gözden geçirilmesi gerektiği konusunda uzmanlar hemfikir. İnsanların acil durum çantalarını hazırlamaları, akrabalarla iletişim planları yapmaları ve güvenli yerler tespit etmeleri oldukça önemlidir. Prof. Dr. Görür, depremin aniden gerçekleşebileceğini ve bu nedenle önceden tedbir almanın hayati önem taşıdığını belirtiyor. “Son depremler, yaşayanların mobilize olması gerektiğini gösteriyor. Binaların dayanıklılığı kontrol edilmeli, acil çıkış yolları belirlenmeli ve herkese bilgi verilmeli” diye ekledi.
Ayrıca, Silivri Belediyesi’nin ve yerel yönetimlerin deprem eğitimleri ve tatbikatları düzenlemesi gerektiğine de dikkat çekti. Toplumun genelinin bilinçlenmesi ve depreme karşı hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen Görür, “Halkın, doğanın gücünün bilincinde olması ve ona göre hareket etmesi şart. Duygusal tepkilerle değil, mantıklı planlamalarla hareket etmek çok daha önemli” şeklinde konuştu. Geçmiş deneyimler, deprem sonrası yaşanan kaosun asıl kaynağının, hazırlıksız yakalanmaktan kaynaklandığını gösteriyor. O yüzden Silivri'deki gelişmeler, sadece bölge halkı için değil, İstanbul'un genelinde de dikkatle takip edilmesi gereken olaylar arasında yer alıyor.
Sonuç olarak, Silivri'de meydana gelen depremler, bölgenin sürekli bir tehlike altında olduğunu gösteriyor. Prof. Dr. Naci Görür'ün uyarıları, her bir bireyin bu konuda alması gereken sorumluluğu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Deprem gerçeğiyle yüzleşerek, bilinçli adımlar atmak, sadece bireysel güvenliğimiz için değil, toplumun genel güvenliği için de büyük önem taşımaktadır. Herkesin bu konuya duyarlı olması ve önlemleri zamanında alması gerekiyor.