İstanbul, tarihinin en büyük depremlerinden biriyle sarsıldı ve bu olay, başta ulaşım altyapısı olmak üzere birçok sektörü etkiledi. İstanbul depremi sonrası, altyapının sağlamlığı ve güvenliği konusunda kaygılar oldukça arttı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yapılan incelemelerin ardından basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, deprem sonrası köprü ve tünellerin durumu hakkında önemli bilgiler verdi. Peki, Uraloğlu’nun açıklamaları nelerdi? Deprem, İstanbul’un hayati ulaşım noktalarını nasıl etkiledi? İşte detaylar...
Bakan Uraloğlu, İstanbul'daki depremin ardından öncelikle köprü ve tünellerde herhangi bir yapısal hasar tespit edilmediğini söyledi. "Gerek Avrasya Tüneli, gerekse Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi önemli geçiş noktalarında detaylı incelemeler yapıldı. Bizler, deprem anında bu yapıların dayanıklılığını gözlemledik ve gerekli her türlü önlem alındı," dedi. Uraloğlu, yapılan değerlendirmelerin sonuçlarını ve alınan önlemleri paylaşarak, vatandaşların güvenli bir şekilde ulaşım sağlamalarını sağlamak adına her türlü çalışmayı titizlikle yürüttüklerini ifade etti.
Bakan Uraloğlu, İstanbul'daki ulaşım altyapısının güçlendirilmesi için gerçekleştirilen yatırımlara değindi. 2020 yılından itibaren alınan önlemler ve yapılan yenileme çalışmalarının, deprem anında bu yapıtların dayanıklılığını artırdığını vurguladı. "Bu süreçte yer altı ve yer üstü yapılarımızın güçlendirilmesi amacıyla önemli adımlar attık. Herhangi bir yıkıcı etkiye karşı, köprü ve tünellerimizin dayanıklılığını artırmak için mühendislik çalışmaları titizlikle sürdürüldü," şeklinde konuştu. Uraloğlu, İstanbul’un coğrafi yapısının gerektirdiği tüm mühendislik standartlarının yerine getirildiğini ve deprem riskine karşı hazır olduklarını vurguladı.
Uraloğlu, yaşanan depremin ardından, İstanbul’un sadece köprü ve tünellerine değil, genel ulaşım ağına da etkilerini değerlendirdiklerini belirtti. Deprem sonrası, otobüs ve metro hatlarında yapılan denetimlerin sıklaştırıldığını ifade eden Bakan, "Ulaşımın kesintisiz ve güvenilir olması için gereken tüm tedbirler alındı," dedi. Bu bağlamda, tüm ulaşım araçlarının güvenliği ve verimliliği konusunda da yapılan incelemelerin önemine değindi.
Son olarak, Bakan Uraloğlu, İstanbul’un ulaşım altyapısına yapılan bu yatırımların, sadece deprem gibi doğal afetlere karşı değil, aynı zamanda günlük kullanımda da vatandaşların hayatını kolaylaştıracağını belirtti. "Her zaman önceliğimiz vatandaşlarımızın güvenliğidir. Ulaşımda yaşanabilecek olumsuzlukları en aza indirmek için tüm imkanlarımızı seferber ettik," diyerek bu konudaki kararlılığını yineledi. İstanbul’un mevcut altyapı sistemlerinin ve yapılan yeniliklerin, depreme dayanaklı hale geldiğini savunan Uraloğlu, tüm İstanbul halkına geçmiş olsun dileklerinde bulunarak açıklamalarına son verdi.
İstanbul'daki deprem sonrası mevcut köprü ve tünellerin sağlamlığı konusunda endişeleri gidermeye yönelik yapılan bu açıklamalar, bütünüyle bir ön hazırlık ve planlı bir stratejinin sonucudur. Ulaşım ve altyapı güvenliğinde atılan bu adımlar, İstanbul’un gelecekteki olası depremlere karşı hazır olmasına katkı sağlayacaktır. Bu tür doğal afetler, yapısal güvenliğin önemini bir kez daha gözler önüne sererken, devletin bu konudaki aktif rolü ve vatandaşların güvenliğini sağlama çabası takdir edilmektedir.
