77 yaşındaki ustamız, mesleğini bırakmaya niyetli değil. Tüm yaşamı boyunca yaklaşık 63 yıl boyunca zanaatın inceliklerini öğrenen ve uygulayan bu değerli kişi, genç nesillere ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Kendi alanında bir efsane haline gelen ustamız, sadece yaptığı işlerle değil, aynı zamanda işine olan tutkusuyla da dikkat çekiyor. Çocuk yaşta başladığı mesleğinde karşılaştığı zorlukları aşarak bugünlere gelmiş olan bu usta, işini hangi koşulda olursa olsun sürdürebilmenin gururunu yaşıyor.
Ustamızın hikayesi, köklerinden başlıyor. Çocuk yaşlarda baba mesleği olan zanaat dalına ilgi duyması ile başlayan bu yolculuk, yıllar içinde birçok deneyim ve tecrübe biriktirerek devam etmiş. Zanaatın sadece bir iş değil, bir yaşam tarzı olduğuna inanan ustamız, mesleğini uzun yıllardır severek icra etmekte. Dükkanının kapısından içeri giren her yaştan insana, geleneksel yöntemlerin nasıl işlendiğini ve bu sanatın ne kadar özel olduğunu gösteriyor. Her ürünü, sanki ona hayat vermiş gibi özenle tasarlayıp üretiyor. Genç ustalara da bu bilgi ve birikimini aktarmak için kapılarını ardına kadar açmış durumda.
Ustamız, işine olan aşkını şöyle dile getiriyor: "Bu iş benim için sadece para kazanmak değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi. Her yaptığım işte kendi ruhumu katıyorum." İşini severek yapmak, ona sadece maddi kazanç sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda insanlara mutlu anlar yaşatmanın da bir yolu haline geliyor. Nitekim yaptığı her ürün, onu tanıyanlar için bir anlam ifade ediyor; her biri, ustalığının ve yıllar içinde kazandığı deneyimlerin bir parçası. Zanaatın inceliklerini tanıtmaktan ve genç nesle bu değerleri aktarmaktan duyduğu mutluluğu ifade ederken gözleri parlıyor.
Ustamız, gelecekte bile bu tutkusunu devam ettirmek için çabalayacağını belirtiyor. Onun için mesleğin sadece fiziksel bir yük olmaktan çok öte olduğunu; aynı zamanda ruhsal bir tatmin sağladığını ifade ediyor. Herkesin kendi işine bu kadar özverili ve sevgiyle yaklaşmasını dileyen usta, kendi hayatının da bu iş sayesinde daha anlamlı hale geldiğini düşünüyor. İşine olan bu bağlılığı, gençler için de cesaret verici bir örnek teşkil ediyor. Gelecek nesillere örnek olabilmek ve mesleği yaşatabilmek için, her daim elinden gelenin en iyisini yapmaya kararlıdır.
Mesleğine olan bu derin bağlılık ve tutku, yalnızca kişisel bir dönüşüm değil, aynı zamanda topluma yönelik bir sorumluluk olarak da şekilleniyor. Zanaatini sürdürdüğü dükkanda, yalnızca ürün satmakla kalmıyor, aynı zamanda bir öğrenme alanı oluşturuyor. Her yıl yeni nesilden birçok genci eğitime alarak onlara zanaatin inceliklerini aktarıyor. Ustamızın çabaları, gençlerin bu iş ile olan bağlantısını güçlendirirken, zanaatın geleceğe taşınması da büyük bir önem kazanıyor. Yıllar boyunca kazandığı deneyimler ve bilgi birikimi ile, kendisini sürekli geliştirmeye ve yeniliklere açık olmaya özen gösteriyor.
Sonuç olarak, 77 yaşındaki bu usta, yalnızca kendi mesleğine değil, aynı zamanda tüm zanaat camiasına ilham vermekte. 63 yıllık birikim ve özveri ile, mesleğini sürdüren birine duyulan saygı ve hayranlık, sadece onun yetenekleri ile sınırlı değil. İçten bir tutku ve sevgi ile yaptığı işi bu yaşına rağmen bırakmamış olması, gençler için bir motivasyon kaynağı olmayı sürdürüyor. Ayrıca, bu tür ustalar, toplumun kültürel mirasını koruma ve geleceğe taşıma anlamında büyük bir sorumluluk üstleniyor. İşine duyduğu sevgiyi ve tutkuyu, her genç zanaatkara aşılamak için mücadele eden bu usta, gerçek bir yaşam ustasıdır.